CHP’den iktidara gözaltındaki gazeteciler tepkisi: Tayyip Erdoğan’ın çizdiği yol planına göre bir yol temizliği yapma gayreti olduğu apaçık!

“`html

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, “Gerçek tehdit edilen şey, gazetecilik ve halkın haber alma özgürlüğüdür. Özellikle önümüzdeki dönemde, Tayyip Erdoğan’ın belirlediği yol haritası doğrultusunda kamuoyunu manipüle etme çabaları açıkça ortada. Ancak bilinmelidir ki, demokrasi ve hukuk devleti için mücadele edenler bu haksızlıklarla asla boyun eğmeyecek ve bu iktidarı seçimle gönderecektir. Hep birlikte Türkiye’yi daha adil ve özgür bir geleceğe taşıyacağız.” şeklinde konuştu.

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, TBMM’de gerçekleştirdiği basın toplantısında gündeme dair çeşitli değerlendirmelerde bulundu. Gazeteci Barış Pehlivan, Halk TV sunucusu Seda Selek ve Halk TV Sorumlu Müdürü Serhan Asker‘in gözaltına alınmasının yanı sıra Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve menajer Ayşe Barım‘ın tutuklanmasını sert bir şekilde eleştirdi. Emir, şöyle ifade etti:

“Bugün ifade özgürlüğümüz, demokrasimiz ve hukuk devletimiz açısından son derece karanlık bir gün. Gözaltı ve tutuklama talepleri, medyada yaşanan sıkıntılar… Ümit Özdağ ve Ayşe Barım’ın tutuklanmaları, medya mensuplarımıza karşı her gün artan bir baskının göstergesi. İktidarın sürekli olarak gündemi manipüle etmeye çalışarak, halkın açlık ve yoksulluk gibi temel sorunlarına odaklanmasını engellediği bir süreçteyiz. Asıl sorun, bir genel başkanın veya gazetecinin tutuklanması değil, halkın geçim derdidir. Ancak bu durum, iktidarın yarattığı geçici bir dikkat dağıtma stratejisidir.

Halk TV çalışanlarını hedef alan bu girişimler, Barış Pehlivan, Serhan Asker ve Seda Selek’in sorguları üzerinden sürdürülmekte. Onların yanında olduğumuzu ve en yüksek dayanışmayı göstereceğimizi buradan bir kez daha belirtmek isterim. Gerçekten hedef alınan, gazetecilik ve halkın haber alma hakkıdır. Bu durumu fırsat bilerek iktidarın temizlik operasyonları gerçekleştirdiği aşikar; ancak biz, demokrasi ve hukuk devleti savunucuları olarak bu haksızlığa karşı duracak ve iktidarı sandıkla göndereceğiz.”

CHP’li belediye başkanlarına yönelik devlet baskısının arttığına dikkat çeken Emir, iktidarın Bolu’daki yangın sonrası sorumluluğu yerel yönetimlere yüklemeye çalıştığını vurguladı. Sağlık alanındaki zamlarla ilgili de konuşan Emir, şu şekilde değerlendirdi:

“Cumhurbaşkanı grup toplantısında iktidarın belediye başkanlarına yönelik yeni operasyon sinyalleri verdi. Yeni yollarla yargıyı kamuoyunu yönlendirmek amacıyla kullanarak, CHP’li belediye başkanlarına karşı gerçekleri çarpıtmak istiyor. Oysa halkın sorunlarını ciddiye alacak bir yaklaşım sergilemek yerine, sahte iddialarla gündemi meşgul etmeyi hedefliyor. Biz yine de gerçek meseleleri konuşmaya devam edeceğiz.”

“Bilirkişilere yapılan baskı, aslında sorumluluğu Bolu Belediye Başkanı’na yükleme arayışıdır.”

Son dönemde çıkarılan yasalarla Sağlık Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı’na zam yetkisi verilmesi sonrası, sağlık hizmetlerindeki fiyat artışları kabul edilemez boyutlara ulaştı. Memurlar ve emeklilere yapılan zamlar yeterli görülmezken, muayene ücretlerinde yapılan %200-%542’lik artışlar, halkı zor duruma sokmaktadır. Bu durum, vatandaşların hastanelere gitme isteğini olumsuz etkiliyor ve özellikle yaşlıları büyük bir zorlukla karşı karşıya bırakıyor.

Cumhurbaşkanı, Kartalkaya olayına dair yine sorumluluğu yerel yönetimlere yıkmaya çalışarak, olayın üstünü örtme çabaları içindedir. ‘Bir günlük yas ilan ettik’ derken, diğer yandan parti etkinliklerine devam etmesi, bu durumu sorgulattırıyor. Ayrıca, Bakanlığa ve İl Özel İdaresi’ne dokunan bir anlayış sergilemiyor. Bilirkişi raporları üzerindeki baskılar, gerçekleri örtbas etme çabası olarak değerlendirilmektedir.”

“Cumhurbaşkanı adayımızı, en geniş katılımla belirleyeceğiz.”

Emir, CHP’nin Cumhurbaşkanı adayının belirlenme süreci hakkında gelen sorulara şu yanıtı verdi:

“Aday belirleme sürecinin uzamasını istemiyoruz. 2-3 ay içinde belirlenmesini öngörüyoruz. Genel Merkezimiz, bu süreçle ilgili detaylı bir plan üzerinde çalışıyor. Adayımızı üyelerimizle ve ön seçimle belirleyeceğiz. Hedefimiz, halkımızla birlikte iktidar yürüyüşümüzü başlatmak ve karanlık günlere son vermek olacaktır.” (ANKA)

“`